Hayatı
İbnülemin Mahmud Kemal İnal, 17 Kasım 1871’de İstanbul’da Beyazıt’ta Mercan Ağa Mahallesi’nde doğmuştur. Babası, Rumeli Beylerbeyliği payeli Mühürdar Mehmed Emin Paşa’dır. Annesi ise dinî ve ahlaki terbiyesinde çok şey borçlu olduğu Hamîde Nergis Hanım’dır.
İbnülemin Mahmud Kemal ilk resmî eğitimine Mercan Ağa Sıbyan Mektebi’nde başlamıştır. Daha sonra Süleymaniye Camii İmareti’ndeki Şehzade Rüşdiyesi’nden 6 Haziran 1885’te mezun oldu. Babası, Kozan mutasarrıflığına tayin edilince (9 Haziran 1885) ailece gidip orada bir buçuk yıl kaldıktan sonra İstanbul’a döndüklerinde Maarif Nazırı Münif Paşa’nın yardımı ile Mekteb-i Mülkiyye’nin yatılı kısmına kaydolmuştur. Buradaki öğrenimini bitirmeden ayrılıp dinleyici sıfatıyla Mekteb-i Hukuk’un derslerine devam etmiştir. Bunların dışında devrin önemli ilim adamlarından evlerinde özel dersler almıştır.
İbnülemin Mahmud Kemal İnal eğitim hayatını tamamladıktan sonra 17 Kasım 1889’da Bâbıâli’nin gözde dairelerinden Vilâyât-ı Mümtâze Kalemi’ne stajyer olarak girdi. Bu tarihten itibaren Bâbıâli’nin kaldırılışına kadar burada çalışmaya devam etti. Bu süreç kendisine hem devlet görgüsünü kazandırdı hem de kaleme alacağı eserler için ilk elden malzeme bulmasını sağladı.
1892’de Sadâret Mektûbî Kalemi’ne alınan İbnülemin, buradaki başarısı dolayısıyla 1895 yılında Teftîş-i Islâhât Komisyonu başkâtipliğine getirilmiştir. Daha sonra ise tekrar, Sadâret Mektûbî Kalemi’ne dönmüştür. Yeniden döndüğü Sadaret Mektûbî Kalemi’nde 3 Mayıs 1906 yılında aynı dairenin müdür muavinlerinden biri oldu. 3 Ağustos 1908’de Said Paşa, yedinci sadaretinde İbnülemin’i Sadaret Mektûbî Kalemi’nin müdürlüğüne tayin etmiştir. Ancak Said Paşa sadaretten ayrılır ayrılmaz İbnülemin, Bâbıâli’deki ilk memuriyet yeri olan, yeni adıyla Eyâlât-ı Mümtâze ve Muhtâre Kalemi’ne 3 Eylül 1908’de müdür olarak getirilmiştir.
II. Meşrutiyet’ten sonra birtakım ara hizmetler yanında çeşitli komisyonlarda üyelik ve temsilcilik gibi görevleri de verilen İbnülemin, II. Abdülhamid’in tahttan indirilmesi üzerine 29 Kasım 1911’de Yıldız Sarayı evrakının tetkik ve tasnifi ve birikmiş jurnallerin tasfiyesi işine memur edilmiştir. Karmakarışık hâle gelmiş 800 sandık dolusu evrakı büyük bir vukuf ve titizlikle elden geçirerek şimdiki adı Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivi olan Sadâret Hazîne-i Evrak Dairesi’ne teslim etmiştir. İbnülemin, daha sonraki dönemlerde birçok önemli göreve getirilmiş ve çeşitli komisyonlarda bulunmuştur. İbnülemin Mahmud Kemal İnal, 1 Ağustos 1922’de Bâbıâli’de en üst kademe görevi olan Dîvân-ı Hümâyun beylikçiliğine getirilmiştir. Bu son vazifesinde terk edilmiş olan bazı usul ve gelenekleri yeniden yerleştirmiştir. Ancak bu parlak memuriyeti, Anadolu Millî Hareketi’nin iradesi altına giren Bâbıâli’nin lağvı ile 7 Kasım 1922’de sona ermiştir.
İbnülemin Mahmud Kemal İnal yaşlılığının son on yılında üst üste gelen rahatsızlıkları sebebiyle bir ameliyat sonrasında 24 Mayıs 1957’de vefat etti. İbnülemin Mahmud Kemal İnal seksen altı yıllık ömründe sadece öğrenmek, araştırmak, yazmak ve memlekete hizmet vermekle abide çapında eserler kaleme almıştır.